Dermatit, derinin üst tabakasının inflamasyonudur (yangısıdır). Derinin zararlı sayılan bir uyarana karşı verdiği yanıttır. Uyaranın gerçekten zararlı olması gerekmez. Bu tepki, uyaranı etkisizleştirmek üzere verilir.
Erişkinler arasında, ekzemanın en çok rastlanan tipi kontakt dermatittir. İki tip kontakt dermatit vardır; bunlar alerjik kontakt dermatit ve irritan kontakt dermatittir. Her ikisi de zararlı maddelerin direkt teması ile ortaya çıktığından klinik olarak ayrımları zordur. Kontakt dermatitin üstesinden gelebilmek için bu zararlı maddeler ile temas durumunun ortadan kaldırılması gerekmektedir.
Alerjik Kontakt Dermatit
Önceden herhangi bir alerjen maddenin teması ile duyarlanmış deriye aynı maddenin tekrar temas etmesi ile ortaya çıkan immünolojik (bağışıklık sistemi tarafından başlatılan) bir reaksiyondur. Kontakt dermatit tanısı konan hastaların yaklaşık % 25-30 kadarını alerjik kontakt dermatit oluşturmaktadır.
Alerjik kontakt dermatit çoğunlukla alerjiye eğilimli kişilerde görülür. Derinin travmatize ve enfekte olması halinde alerjenin deriye geçisi artar ve duyarlılık çok daha kolay gelişir. Özellikle lokal olarak uygulanan ilaçlara bağlı olarak alerjik kontakt dermatit gelişme riski yüksektir. Görülen karakteristik kırmızı, kaşıntılı ve bazen sulantılı ekzematöz lezyonlar belirli alerjenlerle direkt temas sonrası ortaya çıkmaktadır.
Alerjik kontakt dermatit her yaşta görülebilir. Çevresel faktörler nedeniyle kadınlarda erkeklerden biraz daha sık rastlanır. Kadınlarda kozmetiklerden, erkeklerde ise daha ziyade mesleksel olarak karşılaştıkları maddelerden meydana gelmektedir. Ayrıca gençlerde mesleki ve kozmetik alerjenler daha sık etken olurken, yaşlılarda topikal ilaçlar ön sırayı almaktadır.
Alerjik kontakt dermatit’e neden olan başlıca alerjenler; antiseptik ajanlar, nikel, kauçuk, kumaş boyaları, bitkiler (zehirli sarmaşık), elementler, giysiler, ayakkabılar, kozmetikler, lastik, plastik, lokal uygulanan ilaçlar, güneşten koruyucular ve parfümlerdir.
Bir alerjene karşı meydana gelen duyarlılık haftalarca, yıllarca hatta aşırı duyarlılıkta bütün bir ömür boyu devam edebilir. Kontakt duyarlılığı olan kişilerde alerjen ile tekrar temas sıklığına ve temas süresine bağlı olarak dermatitte akut alevlenme ve iyileşme dönemleri izlenir. Neden olan alerjen ile temas tamamen kesilirse dermatit genellikle birkaç hafta içinde iyileşir. Alerjen ile temas devam ederse dermatit kronikleşir. Alerjik kontakt dermatit’in belirli bir vücut bölgesine lokalizasyonu ve klinik görünümü, genellikle alerjen maddenin tanımlanması yönünden ipucu verebilir.
İrritan Kontakt Dermatit
Deriye dışarıdan temas eden bir takım irritan (tahriş edici) maddelerin oluşturduğu lokal eflamatuar ve immünolojik olmayan, yani bağışıklık sistemi tarafından başlatılmayan, bir reaksiyondur. Tüm kontakt dermatit olgularının ortalama %70’ini oluşturur. Maddelerin toksik etkisine bağlı olarak ortaya çıkar. Önceden duyarlılık (sensitizasyon) kazanılmış olması gerekmediğinden maddeyle ilk kez temas edilmesi sonrasında bile meydana gelebilir. Tahriş edici bir madde yeterli süre ve miktarda deriye temas ettiğinde, deride hücre harabiyetine ve inflamasyona neden olur. İrritan madde öncelikle derinin en üst tabakasının yapısını bozar, derideki yağları çözer ve derinin su tutma kapasitesini değiştirir. Bu nedenle deri kurur, koruyucu yapısı bozulur ve elastikliği kaybolur. İrritanlar daha sonra derinin daha derin kısımlarındaki canlı hücrelerinin hasarına yol açarlar.
Her irritan maddenin reaksiyon gösterebileceği bir konsantrasyon eşiği vardır. Bu eşiği aşan irritan bir madde ile temas sonrası birkaç dakika ile birkaç saat içinde irritan kontakt dermatit meydana gelir. Kuvvetli irritan maddeler ilk temasta hemen herkeste dermatit oluştururken, zayıf irritanlar genellikle tekrarlayan temaslar sonrası dermatit oluştururlar. Aşırı nemden dolayı yıpranmış, ısıya, soğuğa, basınca ve tahrişe maruz kalmış deri irritan dermatite yatkındır. Kuru ve ince derinin irritasyonlara karşı reaksiyonu daha fazladır.
İrritan Kontakt Dermatite Neden Olabilecek Maddeler Nelerdir?
En çok irritan kontakt dermatit oluşturanlar, günlük yaşamda çok sık karşılaştığımız maddeler olan su ve sabundur. Su kurutucu olup, erozyona uğramış derilerde hücre hasarına neden olur. Sert sularda bulunan kireç ve magnezyum gibi maddeler de derinin çatlaklarında birikerek mekanik tahrişe neden olurlar. Sabunlar deriyi alkalileştirir (nötr yapısını bozar) ve yağdan arındırarak kalsiyum ile magnezyum çökmesine yol açarlar.
İrritan kontakt dermatit oluşturan başlıca irritan maddeler; su, sabun, deterjanlar, alkaliler, asitler (sülfürik asit, asetik asit, hidroklorik asit, nitrik asit), organik çözücüler (beyaz ispirto, dizel yağı, fueloil, gaz, tiner, benzen, aseton), okside edici ajanlar (benzoil peroksit, sodyum hipoklorit), bitkiler (turunçgillerin kabuğu, sarımsak, baharatlar, soğan), fiziksel ve mekanik faktörler (sıcak, soğuk, rüzgar, nem, güneş ışığı), flasterler ve topikal (katran, antralin, potasyum permanganat, jansiyon moru) ilaçlardır.
El sırtları, parmakların avuç içine bakan tarafları, bilekler ve ön kol kısımları irritanlar ile en sık temas eden yerler olmalarından dolayı, hastalıktan en sık etkilenen yerlerdir. Bu tip dermatitin erken evrelerinde, irritan maddelerin sık birikim yaptığı parmak arası boşluklarında kurumalar görülür. Eğer irritan madde ile temas devam ederse elin bütünü etkilenebilir ve etkilenen deride acı, hassasiyet ve hareket kısıtlılığı gelişir.
Bazı mesleklerin kontakt dermatit açısından yüksek risk içerdikleri bilinmektedir. Kronik kontakt dermatit açısından yüksek riskli olan meslek gruplarından bazıları ; Fırıncılar, doktorlar, hemşireler, hastane çalışanları, kasaplar, temizlik işçileri, aşçılar, inşaat işçileri, diş teknisyenleri, balıkçılar, bahçıvanlar, kuaförler, metal işçileri, motor -mekanik işçileri (örn. oto tamircileri), matbaa işçileridir.
Gerek alerjik kontakt dermatit gerekse irritan kontakt dermatitte önemli olan olaya neden olan maddelerin tespiti ve bu maddeler ile temastan kaçınılmasıdır. Hastalar kullanım konusunda, işverenler ise koruyucu kremler, giyecek malzemesi ve özel temizlik uygulamaları gibi koruyucu önlemler konusunda eğitilmelidirler. Şiddetli vakalarda, meslek değişimi önerilebilir.